Makyaj, sanat için midir?

Yazı: Baran Alışkan

Ahenkle dans eden renkler ve bir bütüne hizmet eden çizgilerin muhteşem uyumu. Belirli bir süre hayatta kalan, onu gören herkes için farklı hisler barındıran ve taşıdığı cilde özel bir sanat eseri makyaj. Onu icra eden, ona hayat veren ve ruhundan dökülen çizgilerle bir esere dönüştüren kişiler ise makyaj sanatçıları. Birkaç rengin ve makyaj malzemesinin bir araya gelişinden çok daha fazlasını bünyesinde bulunduran bu sanatın dolambaçlı yollarında kurallara bağlı kalmadan bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu yolculuk boyunca aklımızdaki bazı sorulara da yanıt arıyoruz. Sanat, sanat için midir, yoksa toplum için mi? Çok tanıdık tartışmamızı makyaj sanatı üzerinden yorumlarken, makyaj sanatının beslendiği noktayı da es geçmiyoruz; makyaj, sanattan mı ilham alır, yoksa insandan mı? Yaşayan sanat eserleri yaratıcılarının dönemin güzellik standartlarını belirleyen çağ ötesi sanatçılar olduğunu öne sürüyor ve yola devam ediyoruz. Bu sırada, ikonik bir makyajın günümüzde nasıl olması gerektiğine dair bir beyin fırtınası da gerçekleştiriyoruz. Fırça darbeleri arasında, bin bir ilhamın ortasında ve estetik kaygıların zirvesinde makyaj sanatının inceliklerini, sürecini ve üretim aşamasını gözlerimizi bir an dahi kırpmadan merakla izliyoruz. Gördüklerimizden ve duyduklarımızdan fazlasıyla memnun olduğumuz bu yolculukta makyaj sanatçıları, yani make-up artist’ler ile bize katılmanızı bekliyoruz. Aceleye gerek yok, çünkü ince işçilik bu sohbetin ruhunda var.

Makyaj, sanat için midir? - Resim : 1
SELEN KARABULUT KUYU

“Makyaj, sınırsız özgürlük! Düşünsenize, elinizdeki üç ana renkle birçok renk elde ediyorsunuz ve bu renklerin güneş ışığında da sayısız dereceleri bulunuyor. Bundan daha basit ve daha güzel ne olabilir?”“Makyaj, sınırsız özgürlük! Düşünsenize, elinizdeki üç ana renkle birçok renk elde ediyorsunuz ve bu renklerin güneş ışığında da sayısız dereceleri bulunuyor. Bundan daha basit ve daha güzel ne olabilir?”

Makyaj sanatçılarının her fırça darbesinde yaşayan bir esere hayat verdiği fikrini öne sürüyoruz… Ortaya çıkardığınız eserleri göz önünde bulundurduğumuzda; sanata mı, topluma mı hizmet ediyor ve hangisinden besleniyor?
Aslında bu sorunun cevabı benim için bazen koşullara göre değişiyor ama genel olarak fikrim: Sanat, sanat içindir. Sonrasında ortaya çıkan her sanat eseri, kendi içinde görevini tamamladıktan ve sanata hizmet ettikten sonra zaten topluma mal oluyor ve ortaya çıkan eser son aşamada toplumdan beslenmiş oluyor. Çünkü büyük bir aşkla ortaya konulan hiçbir eser gizli kalmaz.

Gelecekten bugüne dönüp baktığımızda sizler, dönemin güzellik standartlarını belirleyen sanatçılar olarak anılabilir misiniz? Sizce, makyaj trendleri bir dönemi nasıl tanımlıyor ve anlatıyor?
Bir makyaj sanatçısının tuvali insan yüzü ve yarattığı her şeyiyle kendini içine dahil ettiği tüm makyajları da bence bir sanat. Bu açıdan aslında her dönemin makyaj sanatçıları o döneme ait güzellik standartlarını belirleyen en önemli unsur diyebiliriz. Tabii değişen ve tüketen dünyayı da göz önünde bulundurmak gerekir. Çünkü bazen inanılmaz derecede trend olan bir uygulama kısa bir süre sonra hiç tercih edilmeyebiliyor. Zamanında ince kaşların inanılmaz moda olduğu ve bugün asla tercih edilmemesi de bunun en anlaşılabilir örneklerinden. Makyaj trendlerini devamlı takip edip hemen hemen her yeniliği uygulayan bir kadın için yenilikçi diyebiliriz. Aynı zamanda her zaman naturel görünümü tercih edip risk almayan bir kadın için de kendine neyin yakıştığından emin olduğu kanısına varabiliriz.

Sıradan bir gününüze odaklanalım… Makyaj sanatçısının sıradan bir gününde neler yaşanıyor?
Sabah set için mutlaka güne erken başlıyorum çünkü bazen gün batımı kadar gün doğumunu tercih ettiğimiz çekimler de olabiliyor. Ardından yapacağımız makyaja göre özenle hazırladığımız makyaj çantamızın, ekibimden sonra son kontrolünü bizzat kendim yaparım. Ardından sete giderken dinlediğim bir müzik veya izlediğim manzara bile makyajıma ilham olabiliyor. Ben, genel olarak inanılmaz enerjik bir insanım ve sete de aynı şekilde girer tüm ekip arkadaşlarımın güne aynı şekilde devam etmesi için elimden geleni yaparım. Sonrasında çekeceğimiz harika işimiz (fotoğraf, video vb.) için çalışmaya başlarız. Günün sonunda ortaya çıkan sanat eserimizden hepimiz mutluysak; işte günüm o zaman büyük bir keyifle tamamlanır.

İlk bakışta mesleğiniz renklerin içinde, özgür bir yaratım alanı gibi görünse de ardındaki deneyim, emekler ve öğretiler çok kıymetli. Bu nedenle en kısa yoldan şöyle sormalıyız; ‘make-up artist’ nasıl olunur ve en doğru makyaj nasıl yapılır?
Her mesleğin perde arkasında aslında meşakkatli bir yol yok mudur? Tam 18 yıldır bitmek bilmeyen bir tutkuyla işimi icra etmemim en önemli sebepleri; büyük emek, ciddi sabır, inanılmaz gözlem, her andan ilham almak ve mutsuz olmadan bu yorucu tempoya dayanabilmek. Bu koşullar gerçekleştiği an, siz zaten en güzel makyajları yapar ve karşınızdaki kişinin gününe, hayatına dokunursunuz.

Yeteneklerinizin ve deneyimlerinizin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan makyajdaki o ‘imza dokunuşu’ nasıl tanıyabiliriz?
Ortaya koyduğum her makyajımda en dikkat ettiğim şey, olması gerekeni yaparken kendimi katabilmek. Bu yüzden yıllar içinde kendi hashtag’im olan #wowzabyselen’i oluşturup makyajlarımda ortak bir dil yaratmaya gayret gösterdim. Tüm meslektaşlarımı birbirinden ayıran şeyler olduğu kadar trendi takip ettiğimiz için benzerlik gösteren unsurlarımız da var elbet. Ancak kendi makyajlarımda asla vazgeçmediğim; çok sağlıklı bir görünüm, neme doymuş bir ten, güneşten hafif kızarmış yanaklar ve bunların yanı sıra imza dokunuş için de gözlere biraz çekiklik katmayı sevdiğimi söyleyebiliriz.

Makyaj, sanat için midir? - Resim : 2

Sizin için ikonik mertebede bulunan bir makyajı merak ediyoruz… Bugün, ikonik kabul ettiğiniz bu makyajı nasıl günümüze uyarlardınız?
İlham aldığım birçok ikonik an var aslında. Ancak makyaja başlamama sebep olacak kadar sevdiğim, tüm dünyaya tarzıyla yön vermiş Marilyn Monroe ayrı bir noktada. 1950’li yıllar benim saç, makyaj ve kıyafetleriyle favori dönemim diyebiliriz. Marilyn Monroe’nun buradaki saçı ve makyajı günümüzde bile hala uygulanıyor ve modası geçmiş değil. O yüzden bu makyaj neredeyse her döneme ait ve o döneme uyarlanmış diyebilirim. Teninin doğallığı, yüze uygulanan kontür, eyeliner uygulaması, dudak şekli ve ruj rengi bence kusursuz.

MUTLAKA…

  • İlham alınmalı: “Mum olmak kolay değildir. Işık saçmak için önce yanmak gerekir.” -Mevlana.
  • Okunmalı: Küçük Prens-Antoine de Saint-Exupéry. Ne zaman ihtiyaç duysam açtığım rehberim.
  • İzlenmeli: Euphoria.
  • Öğrenilmeli: Ruju sürdükten sonra dudak kalemi çekmek daha kalın dudaklara sahip olmanızı sağlar. Dudakta sınırları baştan çekmeyin.
  • Dikkat edilmeli: Sizin için mükemmeli bulana kadar tekrar etmek.
  • Takip etmeli: Pat McGrath / @patmcgrathreal
  • Sahip olunmalı: Hafif pembe renkte bir dudak nemlendiricisi hem dudak hem yanakta gününüzü kurtarır. Ve mutlaka simsiyah bir maskara.

 

Makyaj, sanat için midir? - Resim : 3
NUVİT TİRYAKİ

“Hayallerimi, duygu ve düşüncelerimi ifade edebildiğim bir oyun alanı makyaj.”

Makyaj sanatçılarının her fırça darbesinde yaşayan bir esere hayat verdiği fikrini öne sürüyoruz… Ortaya çıkardığınız eserleri göz önünde bulundurduğumuzda; sanata mı, topluma mı hizmet ediyor ve hangisinden besleniyor?
Makyajın birçok alanı var. Bazı alanlar tamamen teknik unsurlar içerirken, bazı alanlar tamamen hayal ürünü ve deneysel. Bu bağlamda yapılan her makyajın sanat olduğunu ve üst bir anlama hizmet ettiğini düşünmüyorum. Duygu, alt metin, manifesto… Kendi çalışmalarımda bu bahsettiğim kavramların varlığı çok önemli benim için, ancak o zaman sanat diyebilirim. İnsanların üzerinde renklerle oynayıp duygular yaratmak, şiirler yazmak istiyorum. Yani fiziksel formun ötesinde duygu ve düşünceler yaratmayı, güzelliğin özünü yakalamayı seviyorum. Bu bağlamda yarattığım imajların modaya ve sanata katkı sağladığını umuyorum. Makyaj hiçbir zaman standart veya sınırlı olmak zorunda değil, istediğimiz ve hayal ettiğimiz her şey olabilir. Makyajla ilgili bazı eskimiş kuralları aşmayı umuyorum.

Gelecekten bugüne dönüp baktığımızda sizler, dönemin güzellik standartlarını belirleyen sanatçılar olarak anılabilir misiniz? Sizce, makyaj trendleri bir dönemi nasıl tanımlıyor ve anlatıyor?
Makyaj, kendini ifade etme biçimlerinden biri olduğundan kişi hakkında birçok şey anlatabilir. Bazılarımız için koruma kalkanı, güzel hissetmek, aynı zamanda güçlü hissettirir. Bazılarımız için ise ‘beni gör’ demek ve bir var olma biçimi. Bir sürü örnek verebilirim. Mesela içinde bulunduğumuz dönemde insanların tekrar sıkça eğlenmek, parti yapmak istedikleri ve belki de makyaj konusunda biraz daha az ciddi oldukları bir dönemdeyiz. Bu yüzden biraz dağınık, organik ve hafif yıpranmış dediğimiz makyaj görüntülerinin popüler hale geldiğini hissediyorum. Nasıl her insanın farklı bir kişiliği varsa, ona yakışan da bir güzellik olduğuna inanıyorum. Kişisel olarak ‘trendler pek umurumda değil’ demek isterdim. Fakat aslında yeni jenerasyon için bu da bir trend. Bu yönümle yeni dönem güzellik anlayışını temsil ettiğime inanıyorum.

Sıradan bir gününüze odaklanalım… Makyaj sanatçısının sıradan bir gününde neler yaşanıyor?
Genellikle büyük markaların ve dergilerin fotoğraf ve video setlerinde çalışıyorum. Güne çok erken başlıyoruz ve ekip olarak oluşturacağımız görseller hakkında kısa bir toplantı yapıp ardından makyaj hazırlığına başlıyorum. Modellerin hazırlığı bittikten sonra çekime başlıyoruz. Gün içerisinde makyajı korumak adına her 15-20 dakikada bir tazelememiz oluyor. Çekim süreci genel olarak çok eğlenceli geçiyor, yani çalışırken kısa aralıklarla sosyalleşme imkanı bulabiliyoruz. İşimin bu yönünü çok seviyorum. Eve döndüğümde ise asistanımla birlikte kitimin hijyenini yapıp, fırçalarımı yıkıyoruz. Mesaimiz benim için bunları da yaptıktan sonra bitmiş oluyor. Set olmadığı günlerde ise görsel araştırma yapmanın benim için gerçekten önemli olduğunu söyleyebilirim.

İlk bakışta mesleğiniz renklerin içinde, özgür bir yaratım alanı gibi görünse de ardındaki deneyim, emekler ve öğretiler çok kıymetli. Bu nedenle en kısa yoldan şöyle sormalıyız; ‘make-up artist’ nasıl olunur ve en doğru makyaj nasıl yapılır?
İlerlemek istediğiniz alanda çalışan bir makeup artist’e asistanlık yapmak en kısa yolu bu işin. Güvendiğiniz, sanatından ilham aldığınız birinin yanında kazanabileceğiniz deneyim ve eğitimle kendinizi ilerleyen mesleki süreçlere hazırlayabilirsiniz. En doğru makyaj ise sürekli araştırarak, başkalarını izleyerek, aktif bir dinleyici olarak, deneme-yanılma yöntemiyle öğrenilir ve yapılır.

Yeteneklerinizin ve deneyimlerinizin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan makyajdaki o ‘imza dokunuşu’ nasıl tanıyabiliriz?
Makyajın sadece güzel şeyleri içerdiğini düşünmüyorum. Makyaj her şeyi ifade edebilir. Resim, şiir, müzik, makyaj veya herhangi bir sanatın hepsinin aynı kökenden, zihnin içinden geldiğini düşünüyorum. Benim yarattığım imajlar farklı duygular, renkler, şekiller ve düşünceler içeriyor. Benim imzam bu.

Makyaj, sanat için midir? - Resim : 4

Sizin için ikonik mertebede bulunan bir makyajı merak ediyoruz… Bugün, ikonik kabul ettiğiniz bu makyajı nasıl günümüze uyarlardınız?
Twiggy, cesur ve dramatik makyajıyla moda dünyasına yön verdiği için benim makyaj ikonlarımdan biri. Bir röportajında 16 yaşından beri makyaj tarzını oluşturmak için denemeler yaptığını okumuştum, bu deneysel yaklaşım hoşuma gidiyor. Bu makyaj görünümünü günümüz trendleriyle tekrar yorumlasaydım göz makyajına glitter ile metalik bir doku katmak isterdim ve Twiggy’nin söylediğine göre üç set kirpik kullanmak yerine daha hafif bir kirpik seçebilirdim. Benim için bu makyaj her haliyle zamansız bir ikon.

MUTLAKA…

  • İlham alınmalı: Bilim ve teknolojiden.
  • Okunmalı: Martı Jonathan Livingston- Richard Bach
  • İzlenmeli: Bulut Atlası.
  • Öğrenilmeli: Cilt bakımı ve wellness.
  • Dikkat edilmeli: Dokular; parlak, mat, saten.
  • Takip etmeli: Dr. Alex Box / @thealexbox
  • Sahip olunmalı: Renkli nemlendirici veya krem allık.

Makyaj, sanat için midir? - Resim : 5
HİDAYET KORKMAZ

Makyaj ile hayal edilen görüntüyü sunuyoruz.”

Makyaj sanatçılarının her fırça darbesinde yaşayan bir esere hayat verdiği fikrini öne sürüyoruz… Ortaya çıkardığınız eserleri göz önünde bulundurduğumuzda; sanata mı, topluma mı hizmet ediyor ve hangisinden besleniyor?
Uzun yıllardır süregelen bir konu bu. Bence birbirinden bağımsız ve keskin ayrıntıları yok bu kavramların. Sanatı sadece sanat için icra edemeyiz. Her sanat eseri, toplumdan beslenir ve her sanat eseri de sadece topluma mal edilemez. Biz makyaj sanatçıları, makyaj sanatını topluma hizmet etmek için kullanıyoruz. Sanat yaparken toplumun bir ferdi ile çalışıyoruz. Ve bu işi yaparken icra ettiğimiz kişinin beğenilerini göz önünde bulundurarak kendi bilgi birikimimizle harmanlayıp sonuca varıyoruz. Ne sadece benim istek, arzum ve bilgimle olan bir şey ne de sadece kişinin istekleri ile. Her ikisi birbiriyle bağlantılı diyebiliriz.

Gelecekten bugüne dönüp baktığımızda sizler, dönemin güzellik standartlarını belirleyen sanatçılar olarak anılabilir misiniz? Sizce, makyaj trendleri bir dönemi nasıl tanımlıyor ve anlatıyor?
Yaptığımız iş gereği trendleri belirlediğimizi ve belli bir güzellik algısı oluşturduğumuzu söyleyebiliriz. Makyaj trendleri, bir dönemi anlatırken o dönem hakkında genel güzellik algısı hakkında bize cevaplar veriyor. Mesela ince kaş modası, kırmızı ruj modası veya son zamanlarda gördüğümüz renkli makyajlar gibi. Bir makyaj, eşlik ettiği kişinin nasıl görünmek istediği ile ilgili ipuçları veriyor bize. Cesur, elegan, asi ya da masum. Makyajdan yola çıkarak bir kişi hakkında fikir sahibi olabiliriz.

Sıradan bir gününüze odaklanalım… Makyaj sanatçısının sıradan bir gününde neler yaşanıyor?
Bir çekim gününden bahsedecek olursak, set saatine bağlı olarak erken kalkıp hazırlanıp sete gidiyorum. Yapılacak makyaja set ekibi olarak karar verip hazırlık aşamasına geçiyoruz. Hazırlıktan sonra çekime geçiliyor ve istenilen konsepte bağlı olarak çekimi gerçekleştiriyoruz. Değiştirilmesi gereken bir görünüm var ise makyajda değişiklik yapıyor ya da mevcut makyajı tazeleyerek güne devam ediyoruz.

İlk bakışta mesleğiniz renklerin içinde, özgür bir yaratım alanı gibi görünse de ardındaki deneyim, emekler ve öğretiler çok kıymetli. Bu nedenle en kısa yoldan şöyle sormalıyız; ‘makeup artist’ nasıl olunur ve en doğru makyaj nasıl yapılır?
Makyaj sanatçısı olmak bilgi ve deneyim gerektirir. Ürün bilgisi, teknik bilgi, cilt bilgisi çok önemli. Sonrası yaptıkça gelişecek, büyüyecek bir alan. En doğru makyaj ise doğru cilde ve doğru tene, doğru ürün uygulamaktır.

Yeteneklerinizin ve deneyimlerinizin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan makyajdaki o ‘imza dokunuşu’ nasıl tanıyabiliriz?
Son zamanlarda renkli eyelinerlar ve taşlı makyajlar imza makyajım gibi bir şey oldu. Bir yarışma programında Eda Ece’ye yaptığım renkli makyajlar herkes tarafından çok sevildi ve kullanılmaya başlandı ve sonrasında benden çok istenilmeye başlandı. İmza makyajım bu diyebiliriz.

Makyaj, sanat için midir? - Resim : 6

Sizin için ikonik mertebede bulunan bir makyajı merak ediyoruz… Bugün, ikonik kabul ettiğiniz bu makyajı nasıl günümüze uyarlardınız?
Ben Hollywood ikonlarından Jean Harlow’un makyajında bir değişiklik yapmak istesem bu kesinlikle kaşları olurdu. Çok güzel bir kadın olmasına karşın incecik kaşları yüzüne ve makyajın bütününe yakıştıramıyorum. Elbette ki dönemsel bir makyaj stili olsa da günümüze uygulasam makyajda sadece kaşları kalınlaştırırdım. Gerisi zaten çok güzel.

MUTLAKA…

  • İlham alınmalı: Rönesans beni çok etkiliyor. Ortaya konan her sanat eseri benim çok beslendiğim bir alan.
  • Okunmalı: Sanatın Öyküsü-E.H Gombrich.
  • İzlenmeli: Frida.
  • Öğrenilmeli: Doğru allık sürmek çok önemli.
  • Dikkat edilmeli: Cilt bakımına dikkat edilmeli.
  • Takip etmeli: Beni! / @hidayetkorkmaz_
  • Sahip olunmalı: Allık, ruj, maskara.

Başa dön tuşu