Yazı: Simay Engür
Entelektüel salonlardan sokaklara taşan sanat, özellikle 80’li yıllardan itibaren alt kültürün yeni yaratıcı darbesi oldu. Elbette ki Keith Haring gibi birçok sokak sanatçısının metro duvarlarını süsleyen çalışmalarının yıllar sonra yüksek modanın çarkının yeni dişlisi olacağını kimse tahmin edemezdi. Bugün grafiti, hak ettiği değere ulaştı. Ancak kapitalist düzene aykırı felsefesi, son derece vandalist bir tavırla podyumlara ve reklam kampanyalarına kenar süsü olmuş durumda.
Milenyum artı bir
Grafitinin çarpık yükselişinin ilk habercisinin Marc Jacobs’ın başında olduğu Louis Vuitton’un 2001 Bahar Koleksiyonu olduğunu söyleyebiliriz. Sanatçı ve tasarımcı Stephen Sprouse’un, Louis Vuitton’la iş birliği sonucu sokak sanatından esinlenerek tasarladığı yeni logo, koleksiyonun ana hatlarını oluşturuyordu. Bu zıt kutupların buluşmasıyla birlikte, sanat ve moda arasındaki mükemmel uzlaşma nihayet sağlandı. Alt kültürün isyanının kıyafetlerle flörtünden, özgün trendler tohumlanacaktı. 2009 yılına geldiğimizde, Sprouse ve Louis Vuitton ikilisinin ikonik grafiti çantaları yeniden karşımıza çıktı. 2013 yılında marka, Artist Scarves koleksiyonuyla sokağın nabzını üst kültüre enjekte etmeye devam etti; üstelik bu kez birden fazla sokak sanatçısıyla omuz omuza yürüdü.
Sanatın gözünden
2015 yılında grafitinin modayla iş birliğini gören ve artıran bir diğer marka Ray-Ban oldu. Yalnızca 250 parçalık özel bir koleksiyonla, sokak sanatçısı Mr. Brainwash imzalı gözlükleri piyasaya sürdü. Podyumlara yeni adapte olmuş grafiti sanatı, bu biricik gözlük koleksiyonu sayesinde yerini sağlamlaştırmış oldu. Ancak Ray-Ban iş birliği, Mr. Brainwash’ın popüler kültürle ilk tanışması değildi, Madonna’nın 2009 yılında çıkardığı Celebration albümünün kapak tasarımı da aynı yaratıcı beynin eseriydi. Bugün Madonna’nın ikonikleşen albüm kapağını birçok iç mimari ya da aksesuar ürünün üzerinde görmek mümkün. Tüm bunların yanı sıra Mr. Brainwash’tan ilk kez eser satın alan ve onun popülaritesinin artmasına yardım eden diğer bir efsanenin Michael Jackson olduğunu hatırlatmakta yarar var.
