Cinsellik insan fizyolojisinin değerli bir kesimi. Cinsellik hayvanlarda olduğu üzere üreme gayeli çiftleşmeden ibaret değil, zevk alma emelli yapılan, toplumsal bir faaliyet. İnsanın kendini gerçekleştirdiği alanlardan biridir. Münasebetiyle cinselliğin insan bedenine bir ekip tesirleri kaçınılmaz. İşte cinselliğin ruh ve vücut sıhhatine etkileri!
Cinsel problemler ruhsal sıkıntıları da yaratıyor!
Cinsel düzgünlük hali, genel bedensel ve ruhsal yeterlilik halinin bir modülü olduğu için, cinsel alanda yaşanan sıkıntılar ister istemez ruh sıhhatini tesirler. Bilhassa depresyon, distimi üzere duygudurum bozuklukları ile korku bozuklukları cinsel alanda yaşanan problemlere eşlik eder.
Sorunlar ilgileri de olumsuz etkiliyor
Cinsel alanda yaşanan sıkıntılar insan tekine ilişkin problemler olduğu kadar, ikili de ilişkin meseleler olduğu için, varlıkları bağ kalitesini olumsuz olarak etkileyebilir.
Cinsiyete nazaran farklı sorun
Sosyal olarak dezavantajlı bir küme olan bayanlar, ruhsal bozukluklar alanında erkeklerden daha fazla temsil edilirler. Fakat cinsel fonksiyon bozuklukları cinsiyet bağımlı bozukluklar olduğu için, bu alanda iki biyolojik cinsiyet birbiri ile karşılaştırılamaz. Türkiye’de cinsiyete nazaran en sık görülen cinsel fonksiyon bozuklukları erkeklerde ereksiyon (sertleşme) zahmeti ve bayanlarda orgazm bozukluklarıdır. Ereksiyon bozuklukları çoklukla hayat gailesi, monoton cinsel hayat, ilgi problemleri üzere etmenlerden köken alır. Cinsel performans kaygısı de ereksiyonu son derece olumsuz tesirler. Bayanda orgazm bozukluğunun en kıymetli nedenlerinden biri bayanın cinsellikten zevk almasının ayıp olduğuna dair örtük mittir. Kıymetli nedenlerden birisi de ön sevişmenin kısa tutulduğu yahut hiç olmadığı cinsel bağlardır.
Cinsel eğitim önemli
Cinsellik alanında yaşanan problemlerin azaltılabilmesi için anaokulundan başlayarak çocuklara cinsel eğitim verilmesi, evlilik öncesi çiftlere cinsel istişare hizmeti sağlanması, toplumun cinsellikle alakalı mitler konusunda aydınlatılması ve tüm bunlar için yasal altyapı oluşturulması gereklidir. Bu yasal altyapıya toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayan ve dezavantajlı toplumsal kümeleri koruyan yasalar da dahildir.
