…Ve tasarım dile geldi

Tasarıma ilginiz nasıl başladı?

Kudret Saka: Çocukluktan gelen hayal
dünyasının içinde kumaşlarla büyüdüm.
Yeni şeyler yaratmaktan her zaman çok
keyif aldım. Sevdiğim işi yapabilmek için
gereken eğitimi de alarak bulunduğum
noktaya geldim.

Banu Bornovalı: Yaratıcılık kısmı
aileden gelen, içgüdüsel bir gelişim
süreci oldu benim için. Hayata bakış
açımın içinde, her zaman yeni tasarımlar
yapmak ve üretmek yer aldı. Bir süre
sonra severek yaptığım şey, mesleğim
haline dönüştü.

Fabrika’nın, kadın ve erkek çizgisini
nasıl tanımlarsınız?


Kudret Saka ve Banu Bornovalı: Fabrika
kadını ve erkeği; kendini genç hisseden
ve keşfetmeyi seven, enerji dolu, hayattan
keyif almasını bilen, modayı takip eden
genç silüetlerden oluşuyor.




Tasarımlarınızı hayata geçirirken nasıl
bir süreç izliyorsunuz?


Kudret Saka ve Banu Bornovalı: Öncelikle tasarlayacağımız sezonun
kumaş fuarlarına gidiyoruz. Böylece sezonun kumaş, renk ve
trendleri hakkında bilgi sahibi olarak, koleksiyonda kullanacağımız
renkleri, trendler doğrultusunda grupluyoruz. Belirlenen grupların
konseptlerine uygun tasarımlarla sezona adım atmış oluyoruz.
Tüm koleksiyonun prototipleri dikiliyor ve üzerinde değişiklikler
ve düzeltmeler yapılıyor. Koleksiyon hazır olduğunda şirket içinde
minik bir defi le ile koleksiyonu tanıtıyoruz. Ardından bir sonraki
sezon için çalışmalara başlıyoruz.




Fabrika, sizinle birlikte nasıl bir değişim ve gelişim izledi?


Kudret Saka: Fabrika’da sekiz sezondur çalışıyorum. Fabrika’nın
zaten belirli bir duruşu vardı; bir araya geldiğimiz ilk koleksiyon
itibariyle kendi enerjimi de eklemiş oldum.




Banu Bornovalı:
Fabrika zaten vardı; benimle birlikte yorumlarım ve
tasarım zevklerim devreye girdi.
Yeni sezonu temsil edecek parçalar neler?
Kudret Saka: 2010 ilkbahar-yaz erkek koleksiyonunda canlı renkler öne çıkıyor. Ekose ve jean
gömlekler ise, sezonun vazgeçilmez
parçalarının başında geliyor.



Banu Bornovalı:
2010 ilkbahar-yaz
kadın koleksiyonu oldukça renkli.
Ayrıca tulumlar, iki renkli elbiseler
ve şortlar yaz için ideal alternatifl er
oluşturuyor.

Emina Sandal’ı Fabrika’nın yüzü
olarak görüyoruz. Onu seçmenizin
özel bir nedeni var mı?


Banu Bornovalı:
Emina’nın enerjisi
ve tarzı Fabrika’nın duruşuyla çok
yakın. Her ikisinin de genç, aktif ve
üretken olması, ortak noktalarımızı
oluşturdu. Emina Sandal’ı tercih
etmemizde bu ortak paydalar
belirleyici oldu.

Markaya ait ürünler size ait izler
de taşıyor mu? Kesim ve materyal
olarak…


Kudret Saka ve Banu Bornovalı:

Tek tek ürün bazında olmasa da, koleksiyonu tasarlayan biz
olduğumuzdan, kendi yorumlarımız, yaklaşımlarımız ve enerjimiz
koleksiyona da geçmiş oluyor.




Yurt dışında takip ettiğiniz modacılar var mı?


Kudret Saka: Takip etmek olarak değil de, çizgisini ve tasarım gücünü
sevdiklerim var. İsim vermek gerekirse Marc Jacobs diyebilirim.
Banu Bornovalı: İşim gereği tüm tasarımcıları takip ediyorum.
İçlerinden Ann Demeulemeester’i özellikle çok beğeniyorum ve
yakından takip ediyorum.




Tasarımcı olmak isteyen gençlere neler önerirsiniz?


Kudret Saka: Yetenekleri varsa, iyi bir eğitim almaları gerekir.
Görsel hafıza oldukça önemli. Bunu geliştirebilmeleri için sürekli
araştırmalarını, seyahat etmelerini ve dünyada olan biten her şeyi
yakından takip etmelerini tavsiye ederim.



Banu Bornovalı:
Önce akademik eğitim almaları şart. Sonrasında,
kişinin kendini geliştirmesi ve dünyaya daha geniş bir pencereden
bakabilmesi için araştırmacı olması çok önemli.

Başa dön tuşu