Zamanın ruhu modaya yön veriyor!

Arzu Kaprol kadını yeni sezonda nasıl bir görünüme bürünecek?
Arzu Kaprol kadını yeni sezonda çok güçlü ve feminen bir görünüm alıyor. Vücuda oturan, hacimli formlar bu güçlü silüeti oluşturuyor. İddialı deri parçalar, desenler,
renkler sofistike ve çekici kadın silüetini tamamlıyor.

Önümüzdeki aylarda imza atacağınız defileler, katılacağınız moda haftaları neler olacak? Yeni projelerde izleyebilecek miyiz sizi?

Her zamanki gibi yılda iki defa Paris Moda Haftası içerisinde hazır giyim koleksiyon sunumu ve haute couture moda haftasında Atelier koleksiyonumuzu sergiliyor olacağız.

Hazır giyim markanızla da dünyaya açıldınız. Hem Türkiye’de hem dünyada büyük ilgi görüyor. Zinciri büyütmeyi düşünüyor musunuz?

Dünya’da Bergdorf Goodman, Harrods, Harvey Nichols Hong Kong gibi önemli mağazalarda koleksiyonların satışı büyüyerek devam ediyor. Türkiye’de de sağlıklı bir büyüme hedefimiz devam ediyor.

Sizce dünyanın moda başkenti neresi?

Moda artık tek bir merkezden değil çok merkezlilikten besleniyor. Hızlı sosyal iletişim paylaşımı, sokak modası ve farklı günlük ihtiyaçlar ve hepsinden önemlisi

zamanın ruhu modaya yön veriyor.

Her kadının gardırobunda mutlaka olmalı dediğiniz neler var?

Küçük siyah elbise ve kırmızı bir ruj.

‘Stil sahibi’ bir kadın olabilmek için neler gereklidir?

Kendini, ruhunu ve vücudunu tanımak, her tavrında, konuşmanda, giyinişinde kendin olabilmektir.

Kadınlar giyim konusunda en çok nerede hata yapıyor sizce?

Diğer kadınları rakip olarak görerek hata yapıyorlar.Zamanın ötesinde, modern, asil, ince detaylara sahip ve çok şık tasarımların mimarı Arzu Kaprol. Türkiye’deki başarılı grafiğinin ardından dünyaya açılan Kaprol’e göre moda artık tek bir merkezden değil çok merkezlilikten besleniyor.

Yazı: Sinem Gürleyük



Modaya ne zaman ilgi duymaya başladınız?


Çok zevkli ve becerikli hanımların olduğu bir ailede büyümüş olmak modanın benim için vazgeçilmez olmasını sağladı. Tüm çocukluğum, kumaş parçaları ve haute couture terzilik ile çevrelenmiş bir evde geçti. Bu süreç, benim çocukluk hayallerimin bugünkü mesleğime dönüşmesini sağladı.



‘Moda ile ilgilenmek’ yetenek ve ruh mu yoksa eğitim mi gerektirir?


Her ikisi de. Yetenek hayal etmektir, olması zorunludur, ama eğitim olmadan yeteneği nasıl tasarıma dönüştüreceğinizi bilemezsiniz.

İlk tasarımını yaptığınız ürün neydi? Ne zamandı? Ne için tasarlamıştınız?

Yaşımı hatırlayamayacak kadar küçük olduğum bir dönemde kendime yaptığım kıyafetlerdi.



En son ilhamınızı neden, nasıl aldınız?


En son, sosyal medyanın hayatımıza olan etkilerinden ilham aldım ve bu, sonbahar-kış 2013-14 koleksiyonum; ‘Birlikte Yalnızlık’ın başlangıcı oldu. Yüzbinlerce

takipçileri olmasına rağmen yalnızlığı derinlemesine yaşayan kişiler tasarımlara hayat verdi. Orta bir noktadan başlayarak birbirine hiç değmeyen ve gittikçe genişleyerek devam eden dairesel çizgilerden oluşan desen, bu koleksiyonun temelini oluşturdu. Günümüzün

sosyal sorumluluğu ‘kitlesel yalnızlık’…



Sonbahar koleksiyonları mağazalardaki yerini aldı. Sonbahar-kış koleksiyonları arasında sizi en çok etkileyen trendler hangileri?


Cesur formlar, renkler ve grafikler beni de heyecanlandırıyor.

Başa dön tuşu